Diğer canlılarda olduğu gibi insan da bir çok canlıyla etkileşim halinde yaşamak zorundadır. Ancak bu etkileşimdeki bazı canlılar, insan için zararlı olabilir ve hastalık oluşturur.
Vücudun hastalık etkenlerini tanıyarak, onlara karşı gerekli savunma maddelerini üretebilmesine veya hazır bulundurmasına bağışıklık sistemi denir.
Bağışıklık sistemimiz vücudumuzun virüs, bakteri, mantar ve parazit türü mikroorganizmaların saldırılarına karşı koruyarak hayatta kalmamızı sağlar. Bağışıklık sistemimiz çeşitli hücre, doku, organ ve proteinlerin oluşturduğu bir ağdır ve bunlar bir düşman tespit edildiğinde karmaşık bir savunma mekanizmasını devreye sokarlar. Bağışıklık sistemi vücudun kendisine ait olan ve olmayan dokuları ayırt ettiği gibi, ölü ve hatalı hücreleri de tanır ve bunların temizlenmesini sağlar.
Hastalandığımızda hemen ilaçlara sarılıyoruz. Hatta o kadar ilaçlara bağlanıyoruz ki bu, gereksiz ilaç kullanımına kadar gidiyor. Özellikle de antibiyotikleri çok seviyoruz! Oysa bilimsel çalışmalar gereksiz antibiyotik kullanımı durumunda vücudun mikroplarla savaşma yeteneğinin azalmaya başladığını, bağışıklık sisteminin zayıfladığını, birçok ciddi hastalığa yol açabildiğini hatta vücutta bakterilerin antibiyotiğe karşı direnç kazanması sonucu ölümcül tabloya bile neden olabildiğini ortaya koyuyor.
Bu yüzden hastalık öncesinde en güçlü silahımız olan bağışıklık sistemimizi güçlendirerek, hastalıklardan korunma çok sağlıklı bir yöntemdir. Tıbbi Hacamat, Akupunktur Extant Doğal Takviye ileimmün sistemimizi (vücut direnci) aktive ederek hastalıklardan korunmamızı sağlar.